ÖN İNCELEME AŞAMASINA İLİŞKİN YHGK 1.7.2015 T. E: 2014/2-20 K: 2015/1753 SAYILI KARARININ TAHLİLİ


Yüksek Lisans Tezi/Bitirme Projesi Danışmalığı için

İletişim: 0555 036 46 25

Sitemizi ziyaret edin: tezprojeyaz.wix.com/tezproje

İnstagram: @tezprojedanısmanlıgı

ÖN İNCELEME AŞAMASINA İLİŞKİN YHGK  1.7.2015 T.   E: 2014/2-20   K: 2015/1753  SAYILI KARARININ TAHLİLİ


Av. Kaan Mahmut Erdem[1]


İÇİNDEKİLER

I.                   KARARA KONU OLAN OLAYIN ÖZETİ

II.                MERCİLERİN ÇÖZÜM TARZI

III.             UYUŞMAZLIK KONUSU TESPİTİ

IV.             KONUNUN İNCELENMESİ VE DEĞERELENDİRİLMESİ


            A. GENEL OLARAK ÖN İNCELEME AŞAMASI VE KAPSAMI
            B. SOMUT OLAYDA UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN ÖN İNCELEME AŞAMASINDA DELİLLERİN SUNULMASI İÇİN SÜRE TESPİTİ
            C. 01.07.2015  TARİHLİ HUKUK GENEL KURULU KARŞIOY YAZILARINDA BELİRTİLEN USULLER

I.KARARA KONU OLAN OLAYIN ÖZETİ:


            Davacı, TMK 166/1 uyarınca evlilik birliğinin temelden sarsıldığı iddiası ile boşanma talebini davayı gören 2. Aile Mahkemesine iletmiştir. Davacının iddialarına göre; davalıdan 2001 yılında doğan bir çocuğunun olduğunu, 2003 yılında evlendiklerini, davalının sürekli kendisini aşağıladığını, ona şiddet uyguladığını, kendisini aile fertlerinden dahi kıskandığını ve bir aile yurdunda bulunmaması gereken davranışlar sergilediğini; örneğin çocuğun odasında işyerinde bulunması gereken alkol şişelerinin sakladığını, davacı kadın ameliyat olmasına rağmen taburcu edilirken bile yanına gelmeyerek ilgisiz davrandığını beyan ederek boşanma talebinde bulunmuştur. Dava ayrıca boşanmanın fer'i' leri olan nafaka ve velayete de ilişkindir. Bu doğrultuda; çocuğun kendisine verilmesi gerektiğini ve hem kendi hem çocuk için 1000'er Lira talep ettiğini mahkemeye bildirmiştir. Davalı ise; işi nedeniyle eve geç gelmek zorunda olduğunu, davacı ile aralarında şiddetli geçimsizliğin bulunmadığını beyan etmiş ve davanın reddini talep etmiştir. Eğer boşanma kararında davacı taraf ısrarcı ise mahkemenin ayrılığa karar vermesi davalı vekili tarafından talep edilmiştir.    Bu noktada boşanma davası devam ederken ön inceleme aşamasının gerektiği usullerde yapılmadan tahkikat aşamasına geçildiği ve eksik inceleme ile karar verildiği iddiası ile davalı vekili kararı temyiz merciine taşımıştır.

II. MERCİLERİN ÇÖZÜM TARZI:


            Boşanma davasını gören Ankara 2. Aile Mahkemesi 4.6.2012 gün ve 2012/80E., 2012/821 K. sayılı kararı ile davayı kısmen kabul etmiştir. davalı vekili, davanın eksik inceleme sonucu karar verildiği iddiası ile yerel mahkemenin bu kararını temyize taşımıştır. Bunun üzerine Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 28.3.2013 gün ve 2012/22296 E., 2013/8523 K. sayılı kararını vermiştir. Buna göre; Yargıtay'ın 2. HD.'si ön inceleme aşamasında davalıya delillerini sunması için süre verilmesi gerekirken, bunun ilk derece mahkemesi tarafından gözetilmeden karar verilmesini HMK140/5'e aykırı bulmuştur. fakat 2.HD' nin verdiği bu karara Ankara 2. Aile Mahkemesi direnmiştir. Son olarak direnme kararını ardından dava dosyası HGK 'nun önüne gelmiştir. Hukuk Genel Kurulu 01.07.2015 gününde yapılan 2. görüşmede bir karara varmıştır. Buna göre; HGK kararında, yerel mahkemenin ön inceleme aşamasında eksik inceleme yaparak tahkikat aşamasına geçtiğini oy çokluğu ile kabul etmiştir.

III.UYUŞMAZLIK KONUSU TESPİTİ:


            Somut olayımızda temel uyuşmazlık konuları; İlk olarak  HMK 140 uyarınca ön inceleme aşamasında yapılması gereken işlemelerin tutanağa geçirilmesi ve tutanağa geçirme işleminin sona ermesi ile biten ön inceleme  sonrası HMK 147 gereği tarafların Tahkikat duruşmasına çağrılma zorunluluğu; ikinci sorun ise cevap dilekçesinde delil göstermeyen tarafa HMK 140/5 uyarınca delil göstermesi ek süre verilip verilmemesi sorunudur.

IV.KONUNUN İNCELENMESİ VE DEĞERELENDİRİLMESİ

            A. GENEL OLARAK ÖN İNCELEME AŞAMASI VE KAPSAMI
            Ön inceleme aşaması HMK getirdiği önemli yeniliklerden biridir[2]. Ön inceleme aşaması ile bir dava beş aşamadan geçerek sonuca ulaşır.[3] Hukuk Muhakemeleri Kanunu 137. maddesi uyarınca ön inceleme aşaması dilekçelerin karşılıklı verilmesinden sonra yapılır. Dolayısıyla ön inceleme aşamasına geçilmeden evvel dilekçeler aşaması uyarınca o mahkemeden uygulanan yargılama usulüne göre dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve cevaba cevap dilekçesi (rüplik)-ikinci cevap dilekçelerinin (düplik) verilmesi şarttır. HUMK uygulamasında ise ön inceleme aşamasında yapılan işlemler için ayrı bir başlık düzenlenmemişti. Buna göre Mahkeme dava dilekçesini kendisine ulaşması ile birlikte hemen tensip tutanağı hazırlar ve duruşma günü tayin ederdi. Bu şekilde taraflar arasında bir yandan dilekçeler verilirken diğer yandan dava görülmeye çalışılırdı. Bu uygulamada her basit işlem için mahkeme tarafından yeni bir duruşma gününün atanmasına ve bu nedenle davaların gereksiz uzamasına neden olmakta idi.[4]
            Dilekçelerin karşılıklı verilmesinden sonra, ön inceleme aşamasına geçilebilir.[5] Bu aşamada ilk olarak HKM 114'da düzenlenen dava şartları[6] ve HMK 116'da düzenlenen ilk itirazlar incelenir.[7] Bu incelemelerin tamamlanmasında bir sorunun olmadığı anlaşılırsa,[8] uyuşmazlık konusu tam olarak belirlenir ve tarafların dilekçelerde göstermesi zorunlu olan delillerinin toplanıp sunulması için gerekli işlemler yapılır.[9] Ayrıca  uyuşmazlık konusu tarafların serbestçe tasarruf edebilecekleri bir konu ise taraflar bu aşamada sulh'e veya arabuluculuğa teşvik edilir.[10] Hakimin tarafları sulhe teşviki HMK uyarınca zorunlu görülmüştür. Nitekim HMK 140/2 "Uyuşmazlık konularının tespitinden sonra hakim tarafları sulhe veya arabuluculuğa teşvik eder." Ayrıca sulh görüşmeleri sırasında yapılan ikrarların tarafları bağlamayacağı düzenlemesi ile tarafların sulhe teşviki arttırılmaya çalışılmıştır.[11] Sonuç olarak ön inceleme aşaması tam olarak yerine getirilmeden tahkikat aşamasına geçilemez ve tahkikat için duruşma günü tayin edilemez.( HMK 137/2) Bu hüküm yasa koyucu tarafından hiç bir çelişik yoruma yer bırakmayacak şekilde emredici bir hüküm olarak düzenlenmiştir. Bu hükme aykırılık hakimin sorumluluğuna yol açabilecektir.[12]
            Dava şartları ve ilk itirazlar incelendikten sonra, tarafların üzerinde anlaştıkları ve uyuşmazlık olan konular tespit edilir ve ön inceleme aşması tahkikat aşamasına bir hazırlık niteliği taşıdığı için tarafların delillerini sunmaları ve delilleri toplamaları için gerekli işlemleri yapmaları şarttır. Dolayısıyla delikçeler de gösterilen delillerin tahkikat aşamasından önce[13]ön inceleme aşamasında mahkemeye sunulması şarttır.[14] Bu aşamadan sonra taraflar ön inceleme duruşmasına davet edilirler. Duruşma davetiyesinde HMK 139 uyarınca; duruşmaya sadece taraflardan birinin gelmesi halinde ve yargılamaya devam etmek istemesi halinde, gelmeyen tarafın yokluğunda yapılan işlemlere itiraz edemeyeceği ve diğer tarafın, onun muvafakati olmadan iddia ve savunmasını genişletebileceği veya değiştirebileceği ihtar edilir.
            Son olarak ön inceleme aşaması için duruşma yapılır ve kanuna göre ön inceleme duruşması için en fazla iki duruşma günü tayin edilir.[15]
            Ön inceleme aşamasının en önemli unsuru HMK 140/5'te açıkça belirlenmiştir. Buna göre, Ön inceleme duruşmasında, taraflara dilekçelerinde gösterdikleri, ancak henüz sunmadıkları belgeleri mahkemeye sunmaları veya başka yerden getirtilecek belgelerin getirtilebilmesi amacıyla gereken açıklamayı yapmaları için iki haftalık kesin süre verilir. Bu hususların verilen kesin süre içinde yerine getirilmemesi halinde, o delile dayanmaktan vazgeçilmiş sayılmasına karar verilir.
            Ön inceleme aşaması, tahkikat aşamasına hazırlık niteliğinde olduğundan, bu aşamada taraflar delillerini sunar ve delillerin toplanması için gerekli işlemleri yapar.[16] Nitekim HMK 140/5 uyarınca bu görevin taraflarca yerine getirilmediği anlaşılırsa kendilerine iki haftalık kesin süre verilir. Fakat kanaatimce bu demek değildir ki bu süre, dilekçeler aşamasında delillerin gösterilmesi zorunluluğu ortadan kaldırabilir. Ön inceleme aşaması için öngörülen kesin sürenin mahiyeti daha evvel dilekçeler aşamasında gösterilen delillerin sunulması ve toplanması işlemi için getirilmiştir.[17]
            Ön inceleme aşamasının ne kadar süreceği kanunda belirlenmemiştir ve kanaatimce burada bilinçli olarak boşluk bırakılmıştır. Bunun nedeni mahkemenin önüne gelecek olayların karmaşıklığı ile ön inceleme aşamasının süresinin doğru orantılı olmasıdır.

SOMUT OLAYDA UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN ÖN İNCELEME AŞAMASINDA DELİLLERİN SUNULMASI İÇİN SÜRE TESPİTİ
            HMK 119 gereği davacı, dava dilekçesinde iddia edilen her bir vakıanın hangi delillerle ispat edileceğini zorundadır. Yine davalı kişi de savunmanın dayanağı olarak ileri sürülen her bir vakıanın hangi delillerle ispat edileceğini cevap dilekçesinde bildirmesi zorunludur. Ön inceleme aşamasında HMK140/5 gereği dava dilekçesinde gösterilen delillerin mahkemeye sunulması gerekmektedir veya başka yerden getirtilecek belgelerin getirtilebilmesi amacıyla gereken açıklamayı yapmaları için iki haftalık kesin süre verilir.[18] Bu hususların verilen kesin süre içinde yerine getirilmemesi halinde tarafın o delile dayanmayacağı varsayılacaktır. Görüldüğü gibi HMK 140/5'in lafzi düzenlemesi delillerin en geç ön inceleme aşamasında getirtilmesine yöneliktir, iki haftalık kesin süre tarafın yeni delil göstermesi için düzenlenmemiştir. Nitekim Yargıtay'ın 1. HD. 19.04.2012, 1610/4521 sayılı kararı ön inceleme konusunu ayrıntılı olarak değerlendirmiştir.[19]
            Somut olayımızda ön incelemese safhasının duruşmalı yapılacağı kararlaştırılmış ve davacı ön inceleme aşamasında sonra delil listesini ibraz etmiştir. Fakat davalı kişi delil listesini ibraz edememiştir. Yukarıda değindiğimiz gibi ön inceleme safhasının bir bölümü delil listesinde gösterilen delillerin sunulması veya getirtilmesinden oluşmaktadır. Bunun yapılması için 2 haftalık kesin süre tayin edilebilir.
            Halbuki Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 28.3.2013 gün ve 2012/22296 E., 2013/8523 K. sayılı kararı bu hususa dikkat etmeden bozma kararı vermiştir. Yargıtay'ın 2. HD.'nin gerekçesi; cevap dilekçesinde delillerini bildirmeyen davalıya ayrıca ön inceleme aşamasında süre verilerek delillerini getirmesi sağlanması gerekirken, Ankara 2. Aile Mahkemesince buna uyulmayarak karar verilmesi bozma sebebi sayılmıştır. Kanaatimce HMK140/5 düzenlemesi gereğince Yargıtay'ı ilgili dairesinin görüşüne katılmak mümkün değildir. Nitekim yerel mahkeme de Yargıtay'ın bozma sebebine direnmiştir. HGK kararında ön inceleme aşamasında, cevap dilekçesinde delil göstermeyen tarafa ayrıca delillerini sunması için süre verilmesi gerekip gerekmediği surununa değinmişken, bundan farklı olarak  HMK 147 uyarınca[20] tahkikat ve sözlü yargılamanın yapılması için davet zorunluluğunun yerine getirilip getirilmediği sorununu incelemiştir. Buna göre yerel mahkeme  ön inceleme aşamasının sona erdiğini belirtmeden ve tahkikat duruşması için davetiye göndermeden davayı 9.5.2012 tarihine ertelenmiştir. Ön inceleme aşamasında yapılanların tutanağa geçirilmesinden sonra[21] ön inceleme aşaması sona erdirilir ve taraflara tahkikat duruşması için davetiye gönderilir. Sonuç olarak yerel mahkemenin bu hususa dikkat etmeden bir duruşma tarihi ataması HMK 147'ye aykırılık teşkil etmektedir. Nitekim HGK da bu noktaya değinerek mahkemenin ön inceleme aşamasında eksik inceleme yaptığına kanaat getirmiştir.[22] Sonuç olarak HGK Yargıtay'ın ilgili dairesinin vermiş olduğu bozma kararını tahkikat aşaması için duruşma günü atanması zorunluluğuna uyulmamasından onamıştır. Fakat uyuşmazlığın bir diğer ayağı olan Ön inceleme aşamasında delil gösterilmesi için süre verilmesi sorunu inceleme konusu yapılmamıştır.
            Yargıtay bir başka kararında da ön inceleme aşamasının gereği gibi yerine getirilmesi nedeniyle bozma nedeni verdiği gözlemlenmektedir. Örneğin "... somut olayda mahkeme tarafları ön inceleme duruşmasına davet etmemiş, tarafların yokluğunda yargılama yaparak davayı reddetmiştir. O halde mahkemece yapılacak iş ön inceleme duruşması için bir gün belirleyerek tarafları davet etmek ardından duruşmada HMK 140 ve diğerleri maddelerini uygulayarak yargılamayı bitirmek olmalıdır... Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK. nun 428. maddesi gereğince bozulmasına oybirliği ile karar verildi."  Yargıtay 3.HD. 26.09.2012, 13830/19937 Sayılı Kararı.
            C. 01.07.2015  TARİHLİ HUKUK GENEL KURULU KARŞIOY YAZILARINDA BELİRTİLEN USULLER
            HGK' nun 01.07.2015 tarihli kararındaki ilk karşı oy yazısı somut olayda meydana gelen ikinci uyuşmazlık konusu ile ilgilidir. Benimde katıldığım bu karşıoy yazısında değinilen konu, esasen HMK119/f, 129/e bentlerinde belirtilen davacının iddiasını ve davalının savunmasını hangi delillerle kanıtlamaya çalışacağını dilekçelerinde belirtmesi zorunluluğudur.[23] Somut olayımızda davalı ne cevap dilekçesinde ne de mahkemece davalı tarafa zorunlu olunmadan delillerinin bildirilmesi için kendisine yapılan yazılı bildirime karşın gere bu bildirimde verilen kesin süreye karşın ön inceleme aşamasında hiçbir delil getirmemiştir. Buna rağmen Yargıtay'ın ilgili dairesinin ön inceleme aşamasında HKM 140/5'te öngörülen süreyi gerekçe göstererek yerel mahkemenin kararını bu gerekçe ile bozması kanaatimce doğru değildir. Zira HKM 140/5'te belirlenen iki haftalık kesin süre ancak tarafın dilekçesinde gösterdiği deliller üzerine, bu delilleri başka yerden getireceğine ilişkin açıklaması için verilen süredir. Yoksa zorunlu olmasına rağmen dilekçelerinde delil sunmayan tarafa, birde ön inceleme aşamasında delil göstermesi için süre tanınması yorumu 6100 Sayılı Kanun'un ön inceleme aşamasını getirmek istemesindeki gerekçeye ters düşecektir.
            01.07.2015 tarihli HGK' da yazılan ikinci karşı oy yazısı da yukarıda belirtilen ön inceleme aşamasında delil getirilmesi için tarafa süre verilemeyeceğine ilişkindir. Buna göre; "Yerel mahkeme ile özel daire arasında çekişme konusu olan hususa gelince; özel dairenin bozma nedeni olan 'ön inceleme duruşmasına kadar her hangi bir delil bildirmeyen davalıya ön inceleme duruşmasından sonra delillerini bildirmesi için süre verilmesi gerektiği' şeklindeki görüşüne katılma imkanı bulunmamaktadır." Denilerek bizimde katıldığımız görüş savunulmuştur. Yine karşı oy yazısında yukarıda değindiğimi gibi HMK 140/5. maddenin işlevi ve yorumu belirtilmiştir. "HMK'nun 140/5 maddesi gereğince ön inceleme duruşmasında davanın taraflarına dilekçelerinde gösterdikleri ancak henüz sunmadıkları belgelerini mahkemeye sunmaları veya başka yerden getirtilecek belgelerin getirtilebilmesi amacıyla gereken açıklamayı yapmaları için iki haftalık kesin süre verilir. Görüldüğü gibi cevap dilekçesinde herhangi bir delil bildirmeyen davalıya ön inceleme duruşmasından sonra delil bildirmesi için yeni bir süre verilmesine imkan bulunmamaktır. "[24]

KAYNAKÇA
ALANGOYA, Yavuz/ YILDIRIM,  Kamil/ DEREN-YILDIRIM, Nevris: Medeni Usul Hukuku Esasları, 7.Baskı, İstanbul, 2009
ARSLAN, Ramazan/ YILMAZ, Ejder/ TAŞPINAR AYVAZ, Sema: Medeni Usul Hukuku, 1. Baskı, Ankara, 2016
ERCAN, İsmail: Medeni Usul Hukuku, İstanbul, 2011
ERMENEK, İbrahim: Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na Göre Ön İnceleme, İÜHFD 2011/2, S.1
GÖNEN, Ramazan.; Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Lahiyalar Teastisine Getirdiği Yenilikler ve Ön inceleme Hükümler, İBD 2012/2, C.86.
ÖZEKES, Muhammet: Hukuk Yargılamasında Yeni Bir Aşama Hukuk Muhakemeleri Tasarısında Ön İnceleme, HPD, Eylül 2006
KARSLI, Abdurrahim: Medeni Muhakeme Hukuku , 4. Baskı, İstanbul,  2014.
KURU Baki, ARSLAN, Ramazan, YILMAZ Ejder:  Medeni Usul Hukuku Ders Kitabi, 24. Baskı, Ankara, 2014.
PEKCANITEZ, Hakan/ ATALAY, Oğuz/ ÖZEKES, Muhammet: Medeni Usul Hukuku, 14. Bası, Ankara, 2013.
YILMAZ, Ejder: Hukuk Muhakemeleri Kanununda Ön İnceleme Aşaması, Güncel Hukuk, 2012
           

KISALTMALAR
HD:                 Hukuk Dairesi
HGK:              Hukuk Genel Kurulu
İBD:                İstanbul Barosu Dergisi
İÜHFD:           İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi
C.:                   Cilt No
S.:                    Sayı
s.:                    Sayfa
HMK:              Hukuk Muhakemeleri Kanunu
vd.:                  Ve Devamı
K.:                   Karar No
E.: Esas No
           
           








[1] İzmir Barosu
[2] Ön inceleme aşamasının kabul gerekçesi Kanun tasarısında ve Adalet Komisyonu Raporunda şöyle gerekçelendirilmektedir. " Uygulamada en çok şikayet edilen ve yargılamanın gecikmesi sebebi olarak gösterilen önemli bir husus, mahkemece tam hazırlık yapılmadan tahkikata başlanmasıdır. Çoğu kez, taraflar delillerini tam olarak göstermeden ve dilekçelerine eklemeden, mahkemede delilleri tam olarak toplamadan tahkikata başlamaktadır. Delillerin ve hukuki uyuşmazlığın tartışılması için yeterli hazırlık yapılmadan tahkikata başlandığında, istenen sonuç elde edilememekte, tahkikat, delillerin toplanması için gereksiz yere uzamaktadır. Bunun yanında, mahkemelerce, yeterli hazırlık yapılıp dosyalar incelenmediğinden ve taraflarda bu konuda gerekli açıklamaları tam olarak yapmadıklarından, yargılamanın başında karar verilmesi gereken, usule ilişkin dava şartlar ve ilk itirazlar hakkında davanın sonunda karar verilebilmektedir. Örneğin, iki yıl süren bir davanın sonunda, bazen mahkemenin görevsizlik ya da yetkisizlik  kararı verdiği veya zamanaşımı gerekçesiyle davayı reddettiği görülebilmektedir... Bu aşamanın ön inceleme olarak ifade edilmesinin sebebi, dilekçelerden sonra, mahkemece yapılacak ilk inceleme aşaması olması, ancak işin henüz esasına tam olarak girilmemesidir.... Bu aşamada bir ön tahkikat ve benzeri işlemlerden daha çok, tahkikattan önce yapılması gereken işlemler tanımlanmaktadır."( Hukuk  Muhakemesi Kanun Tasarısı ve Adalet Komisyonu Raporu, TBMM Dönem:23, Yasama Yılı:3, S. Sayısı 393).
[3] 1086 Sayılı Kanun uyarınca aşamalar şu şekilde idi: a)Dilekçeler teastisi, b)Tahkikat, c)Sözlü Muhakeme, d)Hüküm. 6100 Sayılı Kanun ile Dilekçeler teastisi ve Tahkikat aşaması arasına ön inceleme aşaması girmiş oldu.
[4] Arslan, Ramazan/Yılmaz, Ejder /Taşpınar, Sema s.355; Ercan, İsmail, s.229 vd.
[5] Gönen, Ramazan, s. 163
[6] Dava şartları mahkemenin re'sen incelemekle yükümlü olduğu hususlardır. Hakim öncelikle HMK  114'te belirtilen sıra ile dava şartlarını inceleyecektir. Dava şartlarında bir eksiklik söz konusu ise  hakim bu eksikliğin giderilip giderilemeyeceğine bakar ve eğer dava şartı eksikliği giderilemez bir eksiklik ise davanın usulden reddine karar verir. (Ejder Yılmaz s.37)
[7] İlk itirazlar mahkemece re'sen göz önüne alınıp incelenen hususlardan değillerdir. davalı tarafından ileri sürülmedikçe dikkate alınmaz. Nitekim HMK 117/1 uyarınca; ilk itirazların hepsi cevap dilekçesinde ileri sürülmek zorundadır, aksi halde dinlenmez.
[8] HMK 138 uyarınca dava şartları ve ilk itirazlar duruşma yapılmadan, dosya üzerinden karar bağlanır; gerektiği takdirde hakim kararını vermeden evvel bu konuda tarafları ön inceleme duruşmasında dinleyebilir.
[9] Ejder Yılmaz Hukuk Muhakemeleri Kanunun da Ön İnceleme Aşaması, Güncel Hukuk, 2012,s.16" Bir başka deyişle, HMK, dilekçelerin karşılıklı olarak verilmesinden, tarafların delillerini göstermelerinden veya nereden getirtileceklerinin bildirilmelerinden ve tarafların üzerinde anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususların  tespitinden sonra tahkikat aşamasına geçilebileceği öngörülmüştür."
[10] Özekes, Muhammet, s. 101; Karslı, Abdurrahim s.518 "Buna gör sulhe teşvik hakime verilmiş bir takdiri bir yetki değil, hakimin zorunlu olarak yerine getirmesi gereken bir görevdir.
[11] Konuralp, s.80
[12] Arslan, Ramazan/Yılmaz, Ejder /Taşpınar, Sema, s.357; Alangoya, Yavuz/ Yıldırım,  Kamil/ Deren-Yıldırım, Nevris, s.
[13] bkz.Alangoya, Yavuz/ Yıldırım,  Kamil/ Deren-Yıldırım, Nevris, s.292
[14]  Karslı, Abdurrahim s.514 "Her şeyden önce bu aşamanın sonunda deliller toplanmış olacaktır. Ön inceleme aşamasında delillerin toplanması ile artık tahkikat aşaması delillerin toplanması aşaması değil, bu delillerin tartışıldığı bir aşama olacaktır."
[15] HMK140/4 " Ön inceleme tek duruşmada tamamlanır. Zorunlu olan hallerde bir defaya mahsus olmak üzere yeni bir duruşma günü tayin edilebilir."
[16] Pekcanıtez, Hakan/  Atalay, Oğuz/ Özekes, Muhammet, s.563 vd.; Baki, Kuru/ Arslan, Ramazan/ Yılmaz, Ejder, s.330; Ermenek, İbrahim, s.140 vd.
[17] Bu noktada Abdurrahim Karslı'nın görüşü farklıdır s.516: ... Taraflar ellerindeki delillerini dilekçelerine eklemezse ne olacak ve bunun müeyyidesi nedir? , sorusunun cevabını HMK 140/5 vermektedir. Buna göre ön inceleme duruşmasında bu görevin taraflarca yerine getirilmediği anlaşılırsa kendilerine iki haftalık kesin bir süre verilir. eğer bu süre içinde de bu delillerini sunmazlar ise o delile dayanmaktan vazgeçmiş sayılmalarına karar verilir. Kısaca delili dava dilekçesine veya cevap lahiyasına eklemeyenin daha sonra bunu bahsedilen prosedürde tamamlama imkanı vardır.
[18]Pekcanıtez, Hakan/  Atalay, Oğuz/ Özekes, Muhammet,  s. 579 "Taraflar, delil olarak dayandıkları belgeleri dilekçelerine ekleyerek vermek ya da başka yerden getirilecekse, bunu belirtmek zorundadır. Taraflar bu şanslarını da doğru kullanamazlarsa, tahkikat mevcut deliller ile yürütülecek ve tarafların o delile dayanmaktan vazgeçtikleri kabul edilecektir."; Özekes, Muhammet, s.102
[19]  "Ön inceleme safhası 6100 sayılı HMK' da 137 ile 142. maddeleri arasında düzenlenmiş olup, bu aşamada yapılacak işlemler sırasıyla dava şartlarının ve ilk itirazların incelenmesi, çekişmedeki uyuşmazlık noktalarının tespiti, hazırlık işlemleri, delillerin sunulması ve toplanması için gerekli işlemlerin yapılması, sulhe teşvik ve son merhale olaraktan bütün bu hususların 137. md. gereğince tutanağa geçirilmesidir.
[20] HMK 147 "Taraflar, ön inceleme aşamasının tamamlanmasından sonra tahkikat için duruşmaya davet edilir. Taraflara gönderilecek davetiyede, belirlenen gün ve saatte geçerli bir özrü olmadan mahkemede hazır bulunmadıkları takdirde, duruşmaya yokluklarında devam edileceği ve yapılan işlemlere itiraz edemeyeceklerini bildirir.
[21] HMK 140/3 "Ön inceleme duruşmasının sonunda, tarafların sulh veya arabuluculuk faaliyetinden bir sonuç alamadıkları takdirde anlaşamadıkları hususların nelerden ibaret olduğu tutanakla tespit edilir. Bu tutanağın altı, duruşmada hazır bulunan taraflarca imzalanır. tahkikat bu tutanak esas alınmak suretiyle yürütülür.
[22]" Mahkemece, ön inceleme aşamasında yapılması gereken usul işlemlerinin ( HMK.m.137-142 ) yapılması, ön inceleme duruşmasında tarafların anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususların tek tek tespit edilmesi, ön inceleme sonuç tutanağı düzenlenip bu tutanağın taraflara imzalatılması ve HMK'nın 147. ve 186/1 maddelerine göre tarafların tahkikat ve sözlü yargılamaya davet edilmesi, ön inceleme aşamasında yapılması gereken tüm işlemler yapıldıktan sonra tahkikata geçilmesi gerekirken ön inceleme duruşması usulüne uygun yapılmadan tahkikat aşamasına geçilerek davanın esası hakkında karar verilmesi doğru bulunmamıştır." Hukuk Genel Kurulu 01.07.2015 tarihli E. 2014/2-20
K. 2015/1753 sayılı ilam.
[23] "Öte yandan, 6100 Sayılı HMK'nın 119/f, 121, 129/e, 129 /son maddeleri ile 140/5. maddesi uyarınca, dava ve cevap dilekçeleri ile cevaba cevap ve 2. cevap dilekçelerinde, tarafların iddia ve savunmalarının dayanağı vakıaların hangi delillerle ispat edileceğini ve bunlara dair belgelerini sunmaları gerektiği belirtilmiş; keza HMK'nın 145. maddesinde de tarafların kanunda belirtilen süreden sonra delil gösteremeyecekleri hususu düzenlenmiş-tir. Ayrıca, yine HMK'nın 146, 194 ve 219. maddelerinde de aynı yönde hükümlere yer verilmiştir. "HGK 01.07.2015 tarihli E. 2014/2-20
K. 2015/1753 sayılı ilamının birinci karşı oy yazısı.
[24] HGK 01.07.2015 tarihli kararı ikinci karşı oy yazısı.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

KARAR İNCELEMESİ ÖDEV ÖRNEĞİ

ÖRNEK YÜKSEK LİSANS TEZ ÇALIŞMASI

TÜRKİYE'DE ELEKTRİK DAĞITIMININ ÖZELLEŞTİRİLMESİNİN NEDENLERİ VE AMAÇLAR ÖZELLEŞTİRMEDE TEDAŞ ÖRNEĞİ